19 Eylül 2011 Pazartesi

kuyu...

kalbim bir kuyunun dibindeki suyun içinde nefes almaya çalışan bir gariban
yukarı tırmanmaya çalışıyor ama ne yapsın kuyunun duvarları düz
kuyunun duvarları ıslak..

Nasılsın?

sen beni sadece bir beden olarak gördün sevgili
benimki yetmemiş olacak ki başka bedenleri de sevdin besbelli
şimdi de kalkmış nasılsın diye soruyorsun
merak etme vücudum hala dipdiri..

labirent...

bir labirentte sıkışıp kaldım
hangi yolu seçsem sana çıkıyor
başladığım yere dönüyorum yeniden
yine sen yine sen!
lanet labirent hapsetti beni sana
çıkışı bulamıyorum
sanırım ölüyorum...

patlamış mısır...

Kapıyı açtığımda sırılsıklamdı üstü başı
Gözlerinden yaşlar yağıyordu
sağanak sağanak
İçeri gir dedim
Elindekini uzattı
Bu ne dedim
Sol yanını tuttu
Aşık oldum dedi
Ve gitti
Arkasından baktım
Uzaklaştı
Kapıyı kapattım
Elimdekini mutfağa bıraktım
Temizlendim
Mısır patlattım..

Yalnızlık...

Yalnızlık mezarda yatan ölüye benzer
Yalnızca böcekler gelir yanına
Alacaklarını alır ve
Giderler...

İstanbul...

Bi şehir ol.
Mesela,
İstanbul gibi..
De ki; Boğazım kuruyana kadar seveceğim seni...